Anlaşmazlık hiyerarşisi

Anlaşmazlık hiyerarşisi piramidi, Esasen Paul Graham tarafından yazılan ve anlaşmazlık halindeki argümanların hiyerarşisine dair bir şemadır. En sık görülen hakaretten başlayarak, ve en nadir görülen ana fikri çürütmeye kadar derecelerle argümanların ileri sürülme şekillerinin sağlamlığı derecelendirilmeye çalışılmıştır.Anlaşmazlık hiyerarşisi piramidi

Kısaca ele almak gerekirse : 

  1. Hakaret : Adı üstünde, herhangi bir elle tutulur argüman getirmeden doğrudan hakaret etmeye yönelik sözlerdir. Örnek : “Ancak bu zibidiler,İslamı eleştireceklerine,kendi pürtük Dinlerini,Saçma sapan kitaplarını eleştirsinler. Bu zındıklar insan bozması yaratıklardır,Hayvan olamamazlar.” Tartışırken makul insanların en son başvuracakları şeydir. Tartışmaya herhangi bir artı değer getirmez. Daha iyi argümanların yokluğuna işarettir.
  2. Ad hominem : Daha önce hakkında yazdığım bir argüman türüdür. Örnek olarak “Yazar elbette dinleri eleştirecek, çünkü dinleri tam anlamamış”. Bazı durumlarda bir miktar ağırlığı olabilir (örn: “elbette Galatasaray’ı başarılı bulur, kendisi de Galatasaray taraftarı çünkü”). Çoğunlukla ise zayıf bir karşı argümandır. Karşı çıkılan argümanın herhangi bir noktasındaki problemleri dikkate almaz. Tartışmaya artı değer getirmez.
  3. Yazım tarzını eleştirme : Argümanın kendisindense ele alınış biçimine yapılan saldırıdır. Yazarın kendisine saldırmaktan bir derece daha iyi olsa da yine de zayıf bir argümandır. “Yazar dinleri eleştirirken dalga geçiyor, ciddiye almaya değmez” gibi bir argüman, yazarın dinleri nasıl eleştirdiğine odaklanırken neyin eleştirildiğini dikkate almaz, bu eleştirilere makul cevaplar vermez. Bu sayede yapılan eleştirilerin değersiz olduğuna inandırmaya çalışır. Yazım tarzının subjektif olduğu ve yazım tarzının uyandırdığı hissiyatın daha subjektif olduğu düşünüldüğünde (bir kişinin zoruna giden bir cümle, diğerini hiç etkilemeyebilir) zayıf bir argüman olduğu anlaşılabilir.
  4. Yalanlama : Argümanın kendisine yöneltilir, ancak kanıt veya karşı argüman göstermediği için yine zayıftır. “Yazarın dinlere yönelttiği eleştiriler haklı değil ve temelsiz”. Bu noktadan sonra açıklama gelmediği için bu sadece bir yalanlamadır.
  5. Karşı argüman : Ana fikri yalanlayan aynı zamanda kendi fikrini savunan kanıtlar sunar, makul argümanlar ileri sürer. Karşı argüman bir şeyler ispatlayabilir. Ancak bir çok durumda ispatlanan şey, ilk argümanın ana fikrinin tersi ya da yanlışlığı değildir. Karşı argüman’ın özelliği, doğrudan hedefe yönelmektense hedefi destekleyen şeyleri hedef alıp onların yanlışlığını ispat ederek esas argümanı zayıflatmaktır. “Yazarın dinlere yönelttiği eleştiriler haklı değil ve temelsiz, çünkü….” şeklinde giden argümanlar açıklama kısmının sağlamlığına bağlı olarak karşı argüman olarak kabul edilebilir.
  6. Çürütme : Çürütmenin en temel karakteristiği, doğrudan argümanı hedef alıp onun yanlışlığını kanıtlamasıdır. Bunu yapmanın en güçlü yolu, ilk argümandan alıntılar yaparak nokta nokta nerede hatalı olduğunu kanıtlarla göstermektir. En az karşılaşılan türlerden birisidir, zira en zahmetli tartışma yöntemlerinden biridir. Ancak ilk argümandan alıntılar yapmak, çürütmeyi garantilemez. Alıntılar yapıldıktan sonra ilk 4 maddedeki argümanlara benzer bir argümanla geliniyorsa, o yine değersiz bir karşı argümandır. Örn: Yazar dinleri eleştirirken şöyle demiştir : “…….” , bu nokta şu sebeple yanlıştır :”……” . Yine karşı argümanların sağlamlığına bağlı olarak ilk argümanı yanlışlayabilecek bir yöntemdir.
  7. Ana fikri çürütme:  Bu da çürütmenin bir çeşididir. Ancak buradaki esas önemli şey, nokta nokta ele alıp argümanı çürütmeye çalışmaktansa, ilk argümanın ana fikrini ele alıp (örn: yazar UFO’ların dünyayı ziyaret etmiş olamayacağını söylüyor) onu sağlam kanıtlar ve argümanlarla yanlışlamaya çalışmaktır (örn: ancak bakınız burada geçen hafta bizim şirketin çatısına inen UFO’larla çektirdiğim resimler var, UFO’lar da hala şirketin çatısında isteyen gelip görebilir).

Peki bu derecelendirme ne işe yarar? Bu derecelendirme bir tartışmanın galibini seçmeye yaramaz. 6. derece bir argüman her zaman doğru olmak zorunda değildir. Ancak ikna edicilik açısından dereceler yükseldikçe bir artış gözlemleyebiliriz. Sağlam bir argümanı yalanlamak için en az 5. derece bir karşı argüman sunmak gerekir. Yani bir tartışmayı izleyen kişiler bu derecelendirmeyle yanlış bir şekilde ikna edilmekten korunabilirler. Okudukları konularla ilgili bilgileri ele alarak bunların hangi dereceye ait argümanlar olduğuna karar verip o kaynağa gereken (ve hakettiği) önemi verebilirler.

Dikkat çekmek istediğim bir diğer nokta, alt derecelerde tamahkarlığın daha sık görüldüğüdür. Eğer kişinin gerçekten söyleyecek bir şeyi ve bir argümanı varsa, herhangi bir şekilde uygarlığı elden bırakması için bir sebep yoktur. Uygar insanlar tartışırken 5. derecenin altındaki argümanları öne sürmedikleri gibi bu tür argümanların değersiz olduklarının bilincindedirler.

Bitirirken, blog sahibi olarak yazıların altındaki yorumlar kısmına yazı yazarken bu kriterlerin göz önünde bulundurulmasını rica ediyorum. Zira blogdaki tüm yorumları okuyan tek kişi muhtemelen benim, ve 1. ve 2. derece argümanlar ne yazık ki arzu ettiğimden çok daha fazla.

Notlar : Grafiği şuradaki orijinalinden alıp sumo paintle  İngilizce kısımlarını silip Türkçe’lerini yerleştirdim. Herhangi bir telif hakkım sözkonusu değildir.